Sason, Bitlis, Batman, Muş, Van, İstanbul ve Diğer Tüm İller ve İlçeleri, Köyleri Ermenileri ve Sason İlçesi Köyleri Ermenilerinin Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Dayanışma (Ermeni Azınlıkları) Derneği Başkanı Aziz Dağcı, Yukarıyongalı köyü Çengilli mezrasında yer edinen manastırın muazzam ve zamanı bir yer bulunduğunu beyan etti. Surp Garabet Ermeni manastırı içerisinde 48 hane ve 6 samanlık olduğuna dair rapor tutulduğunu dile getiren Ermeni Azınlıkları Derneği Başkanı Aziz Dağcı, Ermeni cemaatinin kilisesi ve dini yakarma yerinde evlerin bulunması ve içinde insanlarının yaşamasının kiliselerine ve dini yakarma yerlerine hakaret bulunduğunu altını çizdi.
Kültür ve Turizm Bakanlığından daha ilkin kendilerine gönderilen cevabi yazıda manastırda ev ve samanlıkların bulunduğunun belirtildiğini kaydeden Aziz Dağcı; şunları söylemiş oldu: “Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Müzeler Genel Müdürlüğünün 23.03.2012 tarih ve 2012-65584 sayılı makale ile derneğimize vermiş olduğu cevapta tadilat yapmak istediğimiz Muş ili merkez Yukarıyorganlı köyü Çengili mezrasında bulunan zamanı Surp Garabet Ermeni Kilisesi ve Manastırı içerisinde 48 hane ve 6 samanlık olduğu verilen cevapta aleni bir halde zikredilmiştir. Bu samanlık ve evlerin 6 ay içinde boşaltılacağını alakalı yazıda derneğimize bildirilmiştir. 23.03.2012 tarihinden 16.02.2015 evveliyatına kadar hala bu kiliseden işgalci 48 hane ve 6 samanlık köy halkı Surp Garabet Ermeni kilisesi ve manastırdan boşaltılmamıştır.”
Manastırın önemine değinen Dağcı, şunları kaydetti; “Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesinin sayılı sonucu ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti Lozan Antlaşmasının 42/Ü fıkrası gereğince bu kiliseyi koruması gerekmektedir. Kilisemizin dini yakarma olan yeri hem ahır hem ev olarak halkın hizmetine sunulmuştur. Bu da alakalı devlet memurları ve kurumları açısından ağır bir kabahat teşkil etmektedir. Lozan Barış Antlaşması ’nın 42. maddesinin Ü. fıkrasında; ‘Türk hükümeti mevzubahis azınlıklara ilişik kiliselere, havralara, mezarlıklara ve diğeri din kurumlarına tam bir koruma sağlamayı yükümlenir’ denilmektedir.”
Bu tür yerlerde inşaat ve fiziki müdahale yapanların cezalandırılması icap ettiğinin altını çizen Dağcı; şunları söylemiş oldu: “Tescil edilen SİT alanları ve korunması lüzumlu taşınmaz kültür ve doğa varlıkları ile korunma alanlarının kanuna gore bildiri yahut duyuru edilmiş olduğu halde yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok bulunmasına yahut her ne suretle olursa olsun zarar görmesine kasten sebebiyet verenler ile koruma bölge kurullarından izin alınmaksızın inşa ve fiziki müdahale yapanlar yahut yaptıranlar, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır. İlgili kanuna aykırı olarak yıkma yahut bayındır izni verenler, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır. Korunması lüzumlu kültür ve doğa varlığını yurt dışına kaçırmak amacıyla işlenmiş ise verilecek cezalar bir kat artırılır. Bünyesinde koruma, tatbik ve kontrol büroları kurulan idarelerden izin almaksızın yahut izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile izinsiz inşai ve fiziki müdahale yapanlar yahut yaptıranlar altı aydan üç yıla kadar hapis yahut adli para cezası ile cezalandırılırlar.”
İçerisinde 48 ev, 6 samanlığın yer almış olduğu Surp Garabet manastırının tahliyesi ve restorasyon emek vermesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı ’na başvuruda bulunduklarını hatırlatan Dağcı, bakanlıklardan pozitif yanıt beklediklerini ve yanıt döner dönmez tahliye ve restore çalışmasına başlayacaklarını kaydetti.
NEJDET ARMAĞAN
http://www.haberajans.net/surp-garabet-manastiri-icin-harekete-gecildi.html
Leave a Reply