12. IV. yüzyılda Ermenistan

298-387 yıllarında Büyük Hayk Krallığı

Büyük Tırdat’ı, oğlu III. Khosrov Kotak (330-338) takip eder. III. Khosrov’un yönetim yılları barış içinde geçer. Khosrov Kotak, imar işleriyle uğraşır. Dıvin şehrini kurar (Ayrıntılar için buraya tıklayınız: http://akunq.net/tr/?p=578), Taçar Mayri ve Khosrovakert ormanlarını diker.

III. Khosrov Kotak

40 yıllık Mıdsbin Antlaşması sayesinde elleri bağlanmış olan İran, Ermeni yöneticilerinin merkezden bağımsızlaşma eğilimlerine destek vermekteydi. Khosrov Kotak, ayaklanmaları silah zoruyla bastırmaya ve ayaklanan sülaleleri kılıçtan geçirmeye mecbur olur.

Khosrov, kralın doğrudan kontrolü altında bulunup, ayrılıkçı yönelimler içinde olmamaları niyetiyle, 1000 kişiden büyük orduya sahip olan yöneticilerin sarayda yaşaması için kanun çıkartır.

Mazkut kralı Sanesan, 336 yılında İran kralı II. Şapuh’un kışkırtmasıyla Ermenistan’a saldırır.

Ermeni orduları komutanı Vaçe Mamikonyan, Oşakan Meydan Savaşı’nda düşmanı hezimete uğratır ve Sanesan’ı öldürür.

II. Şapuh, 337 yılında Mıdsbin Antlaşması’nın süresi dolar dolmaz Ermenistan’a saldırır. Ermeni yöneticilerden Databen Bıznuni de ihanet ederek düşmanla birleşir.

Vaçe Mamikonyan, Van Gölü yakınlarında, Arest Meydan muharebesi sonucunda düşmanı yenilgiye uğratır, fakat kendisi de kahramanca şehit olur.

Ermeni Katolikosu Büyük Nerses

Grigor Lusavoriç’in oğlu, katolikos Vrdanes tarafından, vatan ve din uğruna ölen askerlerin hatıralarının da, azizler gibi kutsal olarak anılacağı kararı alınır.

III. Khosrov Kotak’ın ölümünden sonra İran orduları tekrar Büyük Hayk’a saldırır. Lakin veliaht Tiran, Roma ordularının desteğiyle İranlıları kovarak tahta oturur (338-350).

Tiran, ekonomik açıdan hayli güçlenmiş olan Kilise’nin mülklerine sınırlandırma getirmek ister. Bu duruma karşı koyan katolikos I. Husik Partev’i devirir ve Ağbianos (Albianos) sülalesinin temsilcilerinden Paren Aştişattsu’yu (Aştişatlı) katolikosluk makamına getirir.

II. Şapuh, 350 yılında büyük bir orduyla Büyük Hayk’a saldırır, kral Tiran’ı hileyle esir alır ve gözlerini kör eder. Lakin aynı yıl içinde Ermeni-Roma ortak orduları tarafından İran ordusu, Voskha Meydan Savaşı’nda bozguna uğratılır.

Kral Pap

Şapuh, barış imzalamaya ve kral Tiran’ı esaretten kurtarmaya mecbur olur. Tiran, kör olduğundan dolayı, tahtı oğlu II. Arşak’a (350-368) teslim eder.

II. Arşak, Lusavoriç’in sülalesiyle barış yapar ve I. Nerses Partev’i katolikosluk makamına getirir ve tüm yönetici aileleriyle ilişkileri düzenleme denemesine girişir. Bu adımlar, ülkenin gelişmesi ve güçlenmesine katkıda bulunur.

İlk Ermeni kilise konsili 354 yılında Aştişat’ta gerçekleşir. Bu toplantıda vergilerin ölçülü olması konusunda karar kabul edilir. Yakın akraba evlilikleri, çokeşlilik ve daha başka pagan alışkanlıkları yasaklanır. Kilisenin gelirleriyle ücretsiz kervansaraylar, hastaneler, yaşlılar evleri, yetimhaneler ve daha başka hayır kuruluşları açma, tüm yerleşim yerlerinde okullar kurma kararları alınır.

Benzer büyük çaplı sosyal ve eğitim programlarının gerçekleşmesi, hayli ilerici bir olaydı.

Arşak, merkezi yönetimin ekonomik ve siyasi gücünü arttırmak niyetiyle, Kogovit bölgesinde Arşakavan şehrini kurar ve arzu eden herkesi buraya yerleşmeye çağırır.

On binlerce köylü, yöneticilerin topraklarını terk ederek, Arşakavan’a gelir.

Dvin harabeleri

Yöneticiler, bu durum karşısında infial ederek, Arşakavan şehrini yerle bir eder ve kralın planlarına engel olurlar.

Kral ve yöneticiler arasındaki savaş taraflardan hiçbirine galibiyet getirmez ve taraflar, katolikos Büyük Nerses’in arabuluculuğu sayesinde barışır.

İran ve Roma arsında 363 yılında tekrar başlayan savaş esnasında Arşak, Romalılarla ittifak yapar. Lakin İmparator Jülyen’in savaşta ölmesinden sonra tahta geçen Hovianos, II. Şapuh’la, Roma için aşağılayıcı şartlar ihtiva eden bir antlaşma imzalar ve Arşak’a destek olmamayı kabul eder.

Bu antlaşma, Romalı tarihçiler tarafından “utanç antlaşması” olarak adlandırılır.

Uygun şartlardan faydalanan II. Şapuh, 364 baharında büyük güçlerle Büyük Hayk’a saldırır ve hoşnutsuz yöneticilerden Merujan Ardsruni ile Vahan Mamikonyan’ı da II. Arşak’a karşı ayaklandırır.

II. Arşak ve yetenekli ordu komutanı Vasak Mamikonyan, dört yıl boyunca İran ordularına karşı kahramanca bir direniş sergileyerek, Büyük Hayk krallığının bağımsızlığını korurlar.

Silah zoruyla başarıya ulaşamayan Şabuh, hileye başvurur. Kral Arşak’ı ve Vasak Mamikonyan’ı, barış antlaşması yapma bahanesiyle 368 yılında Tizbon’a davet eder ve tutuklatır. Ordu komutanı işkenceyle öldürülür, kral ise Anhuş hapishanesinde ölür.

İran ordusu, 368 yılında Büyük Hayk’a saldırır, büyük şehirleri yıkar, yüz binlerce kişiyi esir alır ve ülkeyi işgal eder.

Ermenistan kraliçesi Parandzem, küçük muhafız birliği ve hazineyle birlikte Arşarunik Eyaleti’nin Artakers kalesine sığınır ve veliaht Pap ile ordu komutanı Muşeğ Mamikonyan önderliğinde, Roma kuvvetlerinin yardımını bekleyerek 14 ay kahramanca karşı koyar.

Sonunda, açlık ve salgın hastalıklar nedeniyle Artakers düşmana teslim olur. Persler, Arşakunilerin hazinelerini yağmalar ve Parandzem’i işkenceyle öldürür.

Kral Pap (369-374) ve Muşeğ Mamikonyan etrafında kümelenen vatansever yöneticiler, işgalci Perslere karşı bir dizi başarılı muharebe sonucunda ülkenin büyük bir kısmını kurtarırlar.

Roma imparatoru Vağes, Büyük Hayk’a kısa sürede destek birlikleri gönderir. Muşeğ Mamikonyan, Atırpatakan bölgesinde Şapuh’u rezil bir şekilde mağlûp eder.

Pers ordusu, 371 baharında Ermeni-Roma ortak orduları tarafından Bagrevand Eyaleti’nin Dziarv Ovası’nda tamamen bozguna uğratılır.

Şabuh, barış imzalamaya, Büyük Hayk’ın bağımsızlığı ve Pap Arşakuni’nin krallığını tanımaya mecbur olur.

Genç ve dinamik Ermeni kralı, ülkenin iç işlerini de düzenlemek uğruna büyük çaba sarf eder.

Merkezi yönetime karşı ayaklanmış olan yöneticileri silah zoruyla dize getirir ve Büyük Hayk’ın bütünlüğünü sağlar.

Kilisenin gücünü kırmayı ve bu imkânları ülkenin savunması için kullanmayı dener.

Dvin’den buluntular

Nüfusun gelişmesini engelleyerek, genç güçleri içinde eriten manastırları kapatır, kilisenin toprakları ile kilise için toplanan vergileri ve din adamlarının hakları ile ayrıcalıklarını sınırlandırır.

Orduyu büyütür ve ele geçirilen toprakları askerlik hizmetinde bulunan alt dereceli asilzadelere bağışlar.

Bu adımlar sayesinde kurduğu güçlü ve savaşa hazır ordunun sayısını 10.000’den, 90.000’e ulaştırır. Roma’dan bağımlılığını azaltmak için İran’la ilişkilerini düzene sokar.

Ermeni kralının yürütmüş olduğu ulusal ve bağımsız siyaset, Roma’yı rahatsız eder.

Roma’ya, zayıf ve bağımlı bir kral gerekmekteydi. Reformlar sayesinde ülkeyi buhrandan çıkartarak, Ermenistan’ın eski gücünü yeniden tesis eden güçlü ve bağımsız Ermeni kralı ise, imparatorluğun yayılımcı planlarını engelleyebilirdi.

Kral Pap, sonunda imparator Vağes tarafından düzenlenen komplonun kurbanı olur. Roma’nın Ermenistan elçisi, Ermenistan kralını bir ziyafete davet ederek, bu davette öldürtür. Bu cinayet, Romalı tarihçiler tarafından dahi yererek anlatılmaktadır.

Böylelikle, genç kralın reformları yarım kalır, ülkenin güçlenmesi ve pekiştirilmesine yönelik çabalar boşa çıkar.

Türkçeye çeviren: Diran Lokmagözyan

http://hayenq.do.am/index/hayastany_4_rd_darowm/0-19

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Hoş Geldiniz

Batı Ermenistan ve Batı Ermenileri’yle ilgili bilgi alış verişi gerçekleştirme merkezinin internet sitesi.
Bu adresten bize ulaşabilirsiniz:

Son gönderiler

Sosyal Medya

Takvim

September 2025
M T W T F S S
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930