Kharberd Sancağı, Harput Sancağı: Batı Ermenistan’ın Kharberd Vilayeti’nin merkezi kısmında, Aradzani (Muratçay) Nehri’nin alt bölümündeki ovada bulunan sancak. Batıda ve güneyde aynı sancağın Malatia (Malatya) Sancağı’na, kuzeyde Sebastia (Sıvas, Sivas) Vilayeti’ne, doğuda vilayetin Dersim (Tunceli) Sancağı’na, güneydoğuda Diarbekir (Diyarbakır) Vilayeti’ne sınırdaştı. Büyük Hayk’ın Dördüncü Hayk Eyaleti’nin Andzit bölgesine denk düşmektedir. Merkezi, Kharberd şehri olmuştur. XVI.-XVII. yüzyıllarda, Osmanlı Devleti’nin egemenliği döneminde, imparatorluk sancağı olarak kabul edilip Kharput olarak adlandırılmıştır. O zamanların Osmanlı kaynaklarına göre Diarbekir Vilayeti’ne bağlı olmuştur. Yeni dönemlerde (XX. yüzyıl) vilayetin ve sancağın yeni merkezinin adıyla Mamuret-ül-Aziz olarak adlandırılmıştır.
Fırat Nehri’ni oluşturan Batı Yeprat (Fırat) ve Aradzani nehirleri sancak bölgesinden geçmektedir. Bölgenin büyük kısmı ovalıktır. XIX. yüzyılın sonlarında Arabkir, Akın (Eğin) ve Kebanmadeni (Kapan-Madeni) olmak üzere üç kazaya bölünmüştü. Sonuncusunun kapladığı alan eski Kharberd Kazası’na denkti. Bölge, elverişli ve sağlıklı iklime, bol ve soğuk su kaynaklarına sahiptir. İnsanları uzun ömürlüydü, 100–120 yaşında olanlara rastlamak mümkündü.
XIX. yüzyıl son onyılların istatistiklerine göre sancağa bağlı 68–80 köy bulunuyor ve bunlardan 60’ı Ermenilerle meskûndu. Ermeni basını (“Araks”, 1888, II. cilt, s. 21–42) verilerine göre 1888 yılında bölgede 68 köy ve 70000 nüfus vardı. 1892 resmi istatistiklere istinaden 25340 Ermeni, 2265 Türk, Kürt ve kısmen Süryani yaşamaktaydı. S. Eprikyan’ın verilerine göre 1903 yılında 40000 Ermeni ve 16418 diğer milletlerden insan yaşamaktaydı. 1915 tehciri öncesinde Ermenilerin sayısı 65000 civarındaydı.
Kharbert Sancağı’nın verimli topraklarında buğday, arpa, mısır, pirinç, pamuk, tütün, üzüm vs. yetişmekteydi. Bölge, dutu, kayısısı, armudu, elması ve siyah eriğiyle ünlüydü. Kurutulmuş meyve ihracatı yaygındı. Bölgede 3 bakır madeni, taşocağı ve taş kömürü yatakları vardı. Karadeniz kıyısındaki Samson (Samsun), Trapizon, Ordu ve Kireson (Giresun) ile Akdeniz’deki İskenderun olmak üzere 5 limanla ticari bağlantı içindeydi. 1885 yılında Kharbert Sancağı’ndan haşiş (1876 yılından itibaren bölgeye getirilen), kürk, yün, halı, ipek, deri, sabun, bal ve daha farklı mallar ihraç edilip bez, sığır derisi, şeker, kâğıt, kahve, demir, petrol, boya vs. ithal edilmekteydi.
Sancak dahilinde birkaç Ermeni okulu, Abdılmıseh, Surb (Aziz) Hovhannes, Surb Gevorg (Gule Köyü yakınlarında) ve Surb Gevorg (Sürüsürü Köyü yakınlarında) manastırları vardı.
1880’li yıllarda yaklaşık 1000 Ermeni Amerika’ya göç etmiş, 1895 yılı katliamları esnasında 53 Ermeni köyü kısmen kırıma uğramış, kısmen de zorla Müslümanlaştırılmış, 6023 aile soyulmuş ve 1861 ev yakılmıştır. Türk kaynaklarına istinaden 1915’te bölgeden 50024 Ermeni tehcir edilmiş, bunların bir kısmı Doğu Ermenistan’a yerleşmiştir.
Sancağın Ermeni köyleri Al-Mezire, Akhor, Ağıntsik, Astğik, Arpavot, Bazmaşen, Barcanç, Geğvank, Gomk, Yerdımnik, İçme, Khokh, Khulagüğ, Khuylu (Tılkatin), Dsovk, Karmıri, Habusi, Hin Agarak, Hüseynik, Hındzvor, Hoğe, Manazur, Mezire (sonraki dönemde şehir, Yeğegi, Sursuri ve Kesenik köy-banliyöleriyle), Morenik, Muzuroğlu, Muse, Şamuşi, Şeyh Hacı, Şentil, Çorgeğ, Vardatil, Yukarı Mezire, Körpe vs.
Leave a Reply