
Tondraklılar hareketinin başlangıcı
IX.-XI. yüzyıllarda feodal ilişkilerin derinleşmesi sonucunda, köylülerin sömürüsü artar. Köylülerin bir kısmı toprağa bağlanarak, kişisel özgürlüğünü yitirir. Vergi yükü artar. Arap karşıtı kurtuluş ayaklanmaları esnasında ikinci plana itilmiş olan sosyal mücadele tekrar hareketlenir. Yeni bağımsızlaşan Ermeni krallığının beyleri ve kilisesi, yeni oluşan Tondraklılar hareketi adlı tarikata karşı uzun soluklu ve sürekli bir mücadele sürdürmeye mecbur olur.
Hareketin kurucusu olan Sımbat Zarehavantsi, Dsağkotın bölgesinin Zarehavan Köyü’nde doğmuştu. Sımbat, hem Ermenistan’da, hem de komşu ülkelerde çok seyahat etmiş, Pavlikyanların (bir başka güçlü tarikat-çev. notu) merkezi olan Tevrik’e (Divriği-çev. notu) dahi gitmiş, tahminen burada da Pavlikyanların öğretisiyle tanışmıştı. Ülkeye dönerek, Apahunyats bölgesindeki Tondrak Köyü’ne yerleşir ve vaazlarına başlar. Kısa zamanda çok sayıda müritleri oluşur ve ilk tarikat cemaatini oluşturur. Bu hareket, Tondrak Köyü’nün adıyla Tondraklılar hareketi, katılımcıları ise Tondraklılar olarak adlandırılır.
Sımbat Zarehavanlının fikirleri tüm ülkede yayılmaya başlar, Tondrak ise bu hareketin başlıca merkezine dönüşür. Tondraklılar, yönetimin ve ruhanilerin baskılarından kaçınmak amacıyla son derece gizlilik içinde faaliyet göstermekteydi. Açığa çıkarılan Tondraklılar, ağır cezalara, hapse, işkencelere vs. maruz kalmakta, toplumdan gizlenememeleri için yüzlerine tilki damgası vurulmaktaydı.
X. yüzyıl başında, kral I. Sımbat döneminde Atırpatakan emirinin yıkıcı saldırılarına maruz kalan Ermenistan’ın, Ararat bölgesi ve çevre bölgelerinde köylü ayaklanmaları olur. Çiftçiler ve şehirli ayak takımı büyük bir ayaklanma tehdidiyle asilleri silahsızlandırır, onların ve zenginlerin mallarına el koyar ve manastırlara saldırır. Aynı dönemde, Tatev manastırı çevresindeki köylüler, manastır birliği tarafından toprakları ele geçirilmek istendiği sebebiyle ayaklanır. Bu mücadele, köylülerin 915 yılında manastıra saldırıp, tahrip ederek, rahipleri dövüp, öldürmelerine varacak kadar aşırı bir hal alır. Manastırın başrahibi Sünik beyine başvurur ve beyin askerleri köylüleri manastırdan uzaklaştırıp, köylerini tahrip eder ve ihtilaflı toprakları manastıra teslim eder.
Tondraklılar hareketinin genişlemesi
Tondraklılar hareketinin fikirleri son derece çekici olup, geniş halk kitleleri arasında hızla yayılmaktaydı. Bu fikirler o denli bulaşıcıydı ki, rakipleri, inananların bunlardan baştan çıkabileceklerinden korkarak, Tondraklıların fikirlerini tebliğ etmekten kaçınmaktaydılar.
Tondraklılar, ne uhrevi bir hayatın, ne de ruhun ölümsüzlüğünün var olduğuna inanmamaktaydı. Sadece bu dünyadaki hayat gerçek ve değerliydi. Tondraklılar, ölümsüz ruhu ve uhrevi hayatı reddederek, kilise ve din adamı gereğini de kabul etmiyorlardı. Bu yüzden de, onların fikriyle gündelik kilise ayinleri ve kutsanma tamamen gereksizdi. Harekete katılan erkek ve kadınlar eşitti. Tondraklılar hareketinin ruhani önderleri, ruhani paye ve rütbe sahibi olmayıp, diğerleriyle aynı haklara sahipti.
Tondraklıların cemaatleri, X. yüzyılın ortalarından itibaren etkili bir güce dönüşür ve Pavlikyanların önemli merkezlerinden biri olan Mananaği bölgesinde geniş yayılım bulur. Hareket o denli güçlü bir gelişim yaşar ki, yerel Ermeni episkopos, çaresiz Bizans yönetiminden yardım istemeye mecbur olur. Ceza alayı, tarikatçıları kovar ve Mananaği’deki Tondraklıları geçici olarak bastırır.
Tondraklılar, Hart bölgesinde önemli bir güç oluşturmuşlardı. Tondraklıların önderi olan episkopos Hakob’u, tarikatçılar izin vermeyeceğinden dolayı, yerinde yakalama ümidi olmayan Ermenistan katolikosu, kendisini kandırarak, yanına davet eder ve hapse attırır.
Tondraklıların, Ermenistan’ın diğer bölgelerindeki faaliyetleriyle ilgili tarih kayıtlar vardır.
Tondraklılar hareketinin yenilgisi

Hareketin derinleşmesi, ülkedeki yönetim sınıfı ve din adamlarını ciddi şekilde endişeye sevk eder. Ülkenin feodal parçalanmış ortamında, hareketi bastırmak mümkün olmaz ve ancak görevli olarak Bizans’ta bulunan tanınmış Ermeni yöneticilerden Grigor Magistros Pahlavuni, XI. yüzyıl ortasında, hareketi bastırmaya kalktığında bu başarılır. Grigor Pahlavuni komutasındaki düzenli ordu, Tondraklıların cemaatlerini darmadağın edip, ateşe verir. Tondraklıların büyük bir kısmı imha edilir, hayatta kalanlar ise ya kaçmaya mecbur olur, ya da ülkeden kovulur.
Tondraklıların yeraltına geçtiği yoksa geçici olarak faaliyetlerine ara verdiği konusunda görüş bildirmek zordur. Her halükarda, ülkenin farklı bölgelerinde, uzun süre hareketin izleri görülmektedir. Lakin Ermenistan’ın karışık siyasi hayatı ve yabancı devletler, Ermeni çevrelerindeki son güçlü tarikatçı hareketin nihai şekilde sönmesine sebep olmuşlardır.
Tarikat hareketleri, resmi kiliseye rakip güçler olarak, sıklıkla halk hareketleriyle desteklenmişlerdir.
http://www.findarmenia.com/arm/history/20/259
Çeviren: Diran Lokmagözyan
Leave a Reply