
Ermeni asilzade sülalelerinin güçlenmesi
IX yüzyıl başlarında Ermeni soylu sülaleleri, Arap egemenliğinin zayıflamasından faydalanarak, topraklarını giderek genişletir ve kendi egemenliklerini tesis eder. Özellikle Bagratuniler bunlar arasında göze çarpar. Ülkenin siyasi sahnesinden çekilmiş olan sülalelerin mülklerine sahip çıkarak, yabancı Arap amiralarına karşı sürdürdükleri inatçı mücadele sonucunda, ülkenin yaklaşık üçte birine sahip olurlar. Bu zaferlerin düzenleyicisi ve destekçisi, Msaker (et yiyen) lakaplı Aşot Bagratuni olur. 804 yılında Araplar tarafından Ermenistan yöneticisi olarak tanınan Aşot, kardeşini ordu komutanı tayin eder. Taron, Arşarunik, Şirak, Aşotsk, Bagrevand ve Tayk bölgeleri Bagratunilerin olur. Aşot, Akhuryan Nehri kıyısında bulunan Bagaran kale-şehrini hükümdarlığının merkezine dönüştürür. Bagratuniler, siyasi yönetimi ellerine almakla kalmayıp, kiliseyi de kontrol altına alır. Bagratunilerin etki alanı, yukarı Mezopotamya’ya kadar yayılır. Bagratunilerin bir kolu Gürcistan’a yerleşerek, Ermenistan’daki sülaleyle işbirliğini sürdürür. Bu dönemde Bagratuniler haricinde Vaspurakan beyleri Ardsruniler ve Sünik ile Artsakh’taki (Karabağ) beylik sülaleleri de göze çarpmaktaydı. Bu aileler de Arap amiralara karşı çok sayıda zafer elde ederek, mülklerini silah gücüyle genişletir.
Ermenistan’dan halifeliğin hazinesine giden vergilerin miktarı, IX. yüzyılda azalır. Miktarın haricinde, ödemeler düzensizleşir ve durumdan duruma sürdürülür. Hâlbuki vergi ödemeleri, Arap egemenliğini tanımanın temel şartı olmuştur.
Aşot Mısaker’i, Ermenistan’ın beylerbeyi unvanına sahip olan, oğlu Bagarat takip eder. Bagarat’ın yetkileri, Ermenistan yöneticisine nazaran daha fazlaydı. Fiili olarak, Arminia vostikanının vekili olur ve vostikan olmayı da dener. Ermenistan, Bagarat Bagratuni döneminde özerkliğini elde eder.
850-855 ayaklanması ve Ermenistan’ın fiili özerkliğinin onaylanması
Vostikan Abuset, 849 yılında Ermenistan’ın özerkliğini ortadan kaldırma ve vergi yükünü arttırma amacıyla gönderilir. Bagarat Bagratuni, genel düzenin tersine vostikanın huzuruna çıkmaz ve toplanan vergileri, değerli hediyelerle birlikte gönderir. Ermenistan’ın güney bölgeleri yöneticilerinin askeri ittifak yaparak hayli tehlikeli olduklarından dolayı Arap vostikan, bu kadarla yetinerek geri dönmeye mecbur olur. Abuset, ülkeyi terk ederken, yerel Müslüman ahalinin Ermeni yöneticiler hakkında şikâyet mektuplarını da beraberinde götürür. Her halükârda, Arap ordusunu iki komutana teslim ederek, Taron ve Vaspurakan bölgelerine saldırarak, zorla vergi toplamaları talimatı verir. Aşot Ardsruni komutasındaki birleşik Ermeni ordusu Arapları hezimete uğratır. Araplar bu durum karşısında artık ilgisiz kalamazdı. Yolda hayatını kaybeden Abuset’in oğlu Yusuf, 850 yılında yeni bir saldırıya komuta eder. Yusuf, Ermenistan’a girerek Vaspurakan’a saldırır, ardından Arminia yöneticisi görevini vereceği sözüyle Bagarat Bagratuni’yi yanına çağırır, fakat Khlat’ta Bagarat Bagratuni’yi hileyle tutuklatır ve zincirleyerek Bağdat’a yollar. Taron bölgesini tahrip eder, halkı esarete yollar veya zalimce işkenceler uygular. Lakin bu vahşet cevapsız kalmaz. Khut ve Sasun (Sason) bölgesinin cesaretleriyle ünlü dağlıları, Bagarat Bagratuni’nin oğlu ve Hovhan Khutetsi komutasında Araplara saldırarak, Muş’ta mağlup ederler. Şehirdeki kilisenin kümbetinde saklanan Yusuf, Sasunlu bir genç tarafından öldürülür. Dağlıların, son derece şanlı ve etkileyici galibiyeti “Sasna dsrer” (Sasunlu delişmenler) halk efsanesine temel oluşturur. Araplara karşı başlatılan kurtuluş mücadelesi, Arminia’nın diğer ülkelerine de yayılır.
Arap halifeliği, isyanı bastırmak niyetiyle 851 baharında, Ermenistan’ın tüm yöneticilerini zincirleyerek saraya göndermesi ve onların tüm mülklerine el koyma talimatıyla, gaddarlığıyla ünlü Türkî asıllı Buğa’yı büyük bir orduyla gönderir.
Buğa, önce Taron’a saldırır. Ayaklanmayı yönetmiş olan beyleri tutuklar, halkın bir kısmını kılıçtan geçirir ve kalanları esir olarak götürür. Vaspurakan’ın isyan etmiş yöneticileriyle de aynı şekilde davranır. Lakin Ermeni yöneticiler inatla karşı koymaya devam ettiklerinden dolayı, isyanı bastırmaya muvaffak olamaz. Buğa, 853 yılında Sünik bölgesini, ardından da Doğu Gürcistan’ı yıkıma uğratır. Lakin burada dağlılar tarafından yenilgiye uğratılır. Aynı akıbete, prens Yesayi komutasındaki Kıtiş kalesi savunmacılarının bir yıl boyunca kahramanca mücadele verdiği Artsakh’ta da uğrar. Özellikle Vaspurakan’da başarısızlığa uğrayarak, Ardsrunilerin egemenliğini tanımaya mecbur olan Buğa, 855 yılında geri çağırılır..
850-855 ayaklanması, Ermeni halkının Arap halifeliğine karşı yürüttüğü en güçlü ve en büyük gövde gösterisiydi. Bu ayaklanma, Arapların Ermenistan’daki egemenliklerinin temellerini derinden sarsar ve Ermeni egemenliğinin yeniden tesisine yol açar.
http://www.findarmenia.com/arm/
Türkçeye çeviren: Diran Lokmagözyan
Leave a Reply