ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Amerikan Türk Konseyi’nin (ATC) 30. Yıllık Konferansı dolayısıyla düzenlenen akşam yemediğinde yaptığı konuşmada Türkiye ile Ermenistan ilişkilerinde ilerleme sağlanmasının da olumlu bir adım olacağını belirten Clinton, TBMM’nin mevcut yasama dönemi içerisinde protokolleri imzalayacağını ve Ermenistan ile ilişkilerini normalleştireceğini umduklarını söyledi.
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Amerikan Türk Konseyi’nin (ATC) 30. Yıllık Konferansı dolayısıyla düzenlenen akşam yemediğine katıldı. Yemekte yaptığı konuşmada diğer konularla beraber bölgesel gelişmelere ve Türkiye`nin komşularıyla olan ilişkilerine de değindi.
Konuşmasında Kıbrıs sorununa da değinen Clinton, tüm tarafların, adada iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyonla sonuçlanan kalıcı bir çözüme ulaşma yönündeki temel hedef üzerinde mutabık kaldığını belirtti.
Clinton, ABD’nin, Kıbrıs sorununda BM’nin ara buluculuğunu desteklediğini ve tüm taraflarca kamuoyu önünde sergilenen retoriğin, taraflara çözüme ulaşmak için gerekli imkanın verilmesi için minimum düzeye indirilmesi gerektiğini kaydetti.
Bakan Clinton, Kıbrıs Rum kesiminin kendi münhasır ekonomik bölgesinde doğal kaynaklar arama hakkını tanıdıklarını, ancak bununla birlikte, genel bir anlaşmanın çerçevesi içinde adadaki iki tarafın da ortak kaynaklardan faydalanmasını arzu ettiklerini dile getirdi.
Türkiye ile Ermenistan ilişkilerinde ilerleme sağlanmasının da olumlu bir adım olacağını belirten Clinton, TBMM’nin mevcut yasama dönemi içerisinde protokolleri imzalayacağını ve Ermenistan ile ilişkilerini normalleştireceğini umduklarını söyledi.
Tüm bu sorunların bölgenin ilerlemesi ve gelişmesini yavaşlattığını kaydeden Clinton, komşularla gerilimleri azaltmak ve istikrarı artırmanın, büyüme ve etkinin artmasının reçetesi olduğunu belirterek, ”Türkiye’nin liderleri de bunu farkında, bu nedenle son yıllarda açılımlar yapıyorlar. Ancak bu, sadece Türkiye tarafından değil, tüm ülkeler tarafından da cesur seçimler ve güçlü siyasi iradeyi gerektiriyor” dedi.
Clinton, Türkiye’nin ekonomik liderliğinin, ülkenin kendi sınırlarının ya da yakın çevresinin çok ötesinde olumlu değişimleri destekleme potansiyelini içinde barındırdığını ifade ederek, ”Türkiye, ihraç mallarının dörtte birinden fazlasını Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki ülkelere gönderiyor. Dolayısıyla Türk şirketleri bölge genelinde yoğun yatırımlar yapıyor. Türk iş çevreleri Irak’ın yeniden inşasına yardımcı oluyor. Mısır’daki en büyük yabancı doğrudan yatırım kaynaklarından biri konumundalar. Türk uçakları zaten Libya’ya uçuşlara yeniden başladı. Bu bölgede siyasi değişim ve reformlara, ekonomik reformlar da eşlik etmeli. Başarılı olmak için, Arap siyasi uyanışı, ekonomik bir uyanış da olmalı” diye konuştu.
http://1news.com.tr/turkiye/20111101012104272.html


Leave a Reply