Yıllardır vakıf olarak tanınmak için hukuk mücadelesi veren Surp Haç Lisesi’ne Danıştay’dan kötü haber geldi. Surp Haç Ermeni Lisesi Vakfı’nın bir cemaat vakfı olarak kurulduğu ve halen aynı statüde olduğunu kabul eden Danıştay 10. Dairesi’nin kararını görüşen Danıştay Dava Daireleri Kurulu, 10. Daire’nin vermiş olduğu kararı oy çokluğuyla bozdu. Vakfın Avukatları Sebu Aslangil, Luiz Bakar ve Setrak Davuthan karar düzeltmesi için müracaat edecekler.
Surp Haç Tıbrevank yöneticisi Agop Kirkoryan, vakfın statüsünden kaynaklanan belirsizliğin ciddi sıkıntılar doğurduğunu belirtti: “Milli Eğitim Bakanlığı okula öğretmen gönderiyor, Maliye bizi tanıyor, vergimizi ödüyoruz ancak Vakıflar Müdürlüğü tanımıyor. Vakıflar listesinde biz yokuz. 10. Daire’nin kararına göre olmamız gerekiyordu. Şu anda vakıf olarak kabul edilmiyoruz. Bu nedenle seçim de yapamıyoruz. Ayrıca şu anda mülkler üzerinde tasarrufta bulunamıyoruz.”
Tali Komisyon’un izleri
1981’e kadar yöneticileri seçimle iş başına gelen ve İstanbul Valiliği’nce mazbataları verilen Surp Haç Ermeni Lisesi Vakfı’nda, bu durum 1985 yılında aniden değişti. 1985’ten sonra, dört yılda bir yapılan müşterek cemaat vakıfları seçiminde Surp Haç Ermeni Lisesi Vakfı diğer vakıflarla beraber seçim yapmak için başvursa da, Valilik her defasında bu müracaatları geri çevirdi ve seçimi erteledi. Sonrasında ise okula kayyum atandı. Bu arada okul faaliyetine kesintisiz devam etti. Vakıf olarak tanınmayan okula Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen, müdür yardımcısı göndermeye devam etti. Maliye Bakanlığı, Surp Haç Lisesi çalışanlarının sigortalarını okuldan temin etti.
2003 yılında ise cemaat vakıflarıyla ilgili çıkan yönetmelik kapsamında iki adet taşınmazın tapuda tescili için başvuran Surp Haç Lisesi’nin müraacatı, vakfın adının ‘cemaat vakıflarını gösteren listede yer almamasından’ dolayı geri çevrildi. Bunun üzerine vakfın statüsündeki belirsizlik mahkemeye taşındı.
Mahkeme dosyalarında, geçmişte gayrimüslim toplumlar hakkındaki ayrımcı uygulamaların merkezi olarak işlev gören, ancak daha sonra lağvedildiği açıklanan Azınlık Tali Komisyonu’nun izlerine rastlanıyor. 1962 yılında gizli genelgeyle kurulan ve “azınlıkların milli güvenliğe aykırı bütün işlemlerini izlemekle görevli” olan bu komisyonun Surp Haç Lisesi Vakfı aleyhine bir karara vardığı ortaya çıktı. Davanın tarafı konumundaki Vakıflar Genel Müdürlüğü, bir Azınlık Tali Komisyonu kararına referansla Surp Haç Lisesi’nin kayyum sıfatıyla yönetilmesi gerektiğini savundu.
Davaya bakan Danıştay 10. Dairesi, Surp Haç Lisesi Vakfı’nın bir cemaat vakfı olarak kurulduğunu ve halen aynı statüde olduğunu kabul eden bir karar verdi. Vakıflar Genel Müdürlüğü, kararın temyizi için bir üst merci olan Danıştay Dava Daireleri Kurulu’na başvurdu. Kurul, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün isteğine uyarak Surp Haç Lisesi aleyhine karar verdi. Kurulun kararı geçen hafta resmen açıklandı.
Agos, Sayı:781
25 Mart 2011
Leave a Reply