Osmanlı’da Ermenilik ve askerlik…

Osmanlı ordusunda bir Ermeni subayRagıp Zarakolu

Anahid Astoyan, tanışmakla onur duyduğum yeni Ermeni tarihçiler kuşağının en başarılı isimlerinden biri. Kendisi ile, ilk kez İstanbul’da Ermeni Patrikhanesi kütüphanesini düzene koyarken tanışmıştım.

Daha sonra ‘Osmanlı Sporunda Ermeniler’ başlıklı çalışmasına tanık oldum. “Osmanlı Ordusunda Ermeniler / XIV Asırdan 1918’e Kadar” başlıklı çalışmasını Erivan’da edindiğimde, kendisinden hemen Türkçesini yayınlamama izin vermesini rica ettim. Kırmadı kabul etti, kitabın başka talipleri olmasına karşın.

“Osmanlı İmparatorluğundaki Hıristiyan Milletler, güvenilmez olduklarından askere alınmazlardı. Daha da önemli bir sebep de Şeriat’tı. İman ordusunda imansızlar savaşamazdı. Hıristiyan tebaanın savaşçı gücünü kullanarak askeri ihtiyacı karşılamak için, Sultanlar Hıristiyan tebaadan sağlıklı ve zeki çocukları zorla alarak ihtida ettirdikten sonra Yeniçeri Ocağında yetiştiriyorlardı.”

Yeniçeri Ocağındaki Ermeni devşirmelerin sayısı bilinmiyor. Üç asır süren devşirme uygulamasıyla, Ermeni milleti etnik çevrelerinden koparılmış nesiller, bir yabancı devletin ve dinin zaferi için çarpışmışlardır.

Gerçi imansızların İman ordusuna dahil olması Şeriat hükümlerine aykırıydı ancak, Osmanlı idaresi dini endişeleri bir kenara bırakmış, aslen Hıristiyan olan devşirmelere orduda görev vermiştir. Ermeniler ücretli asker olarak Osmanlı Kara ve Deniz kuvvetlerinde görev yapmışlardır.

OSMANLI ORDUSUNDA ERMENİ PAŞALAR

Asırlar boyunca İmparatorluğun Hıristiyan tebaasının, ordunun güçlenmesi için maddi yardımı büyük olmuştur. Bu yardım ödenen vergiler şeklindeydi. Müslümanlar ise bu vergilerden muaf tutulmuşlardır.

Osmanlı ordusunun asli vasileri Ermeni tücarlardı. Asırlar boyunca, İmparatorluğun Kara Kuvvetlerine ve Donanmasına sayısız Ermeni zenaatkarlar hizmet etmişlerdir. Ordunun vasileri ve orduya hizmet veren zenaatkarlar, ordunun tamamlayıcı bir bölümünü teşkil ediyordu ve sefer boyunca da orduyla birlikte oluyorlardı.

Tanzimatın ilanıyla (1839) gelen yeni imkanlar sayesinde ve de memlekette yeterli sayıda Türk doktorların bulunmaması sebebiyle, 19. asrın ortalarından itibaren,Ermeni doktorlar Osmanlı ordusunda hizmet etmeye başlamışlardır. Bu doktorlardan 170’i aşkın kişi, Paşalık (çeşitli General rütbesi) ve Beylik (Albay) ünvanı almışlardır. Askeri bu yüksek rütbelere, Osmanlı askeri nezaretlerinde çalışan Ermeni görevliler ve Lübnan Valiliği yapan Ermeni yüksek rütbeli bürokratlar da layık görülmüşlerdir.

1908 de İkinci meşrutiyetin ilanından sonra, Ermeniler ve diğer Hıristiyan tebaa da, Osmanlı meclisinden, askere alınmalarını ve eşit haklarla orduda hizmet etmeyi istediler.

Hem Balkan Harbinde ve hem de Birinci Dünya Savaşında Ermeniler kahramanca çarpıştılar ve ordunun yüksek komuta kademesi tarafından takdir edildiler, ayni zamanda da Ermeni insanının yalnızca yetenekli bir tüccar ve zenaatkar olmayıp, ayni zamanda da kahraman bir asker olduğunu ispatladılar.

Birinci Dünya Harbi esnasında İttihat Terakki Cuntası hükümeti, önceden tasarladığı Ermenileri yok etme planını gerçekleştirmek için, batı Ermenilerinin 250 binden fazla savaşçısını, misli görülmemiş bir vahşetle öldürdü. Osmanlı tarihçileri Ermenilerin asırlarca Osmanlı ordusunu güçlendirmek için sarfettiği gayreti inkar ederek, yalnız Türklerin ve İslam tebaanın Osmanlı devleti için kan döktüğünü iddia etmektedir. Ancak Ermenilerin, Asker, zenaatkar, bürokrat, doktor ve idareci olarak asırlarca Osmanlı silahlı kuvvetlerine hizmet ettikleri göz ardı edilemez bir gerçektir.

“Gerçekte ‘Büyük Felaket’ (Soykırım), Ermeni Entellektüellerin, Yazarların, Sanatçıların toplanarak sürülmesiyle, yani 24 Nisan 1915 tarihinde değil, Ağustos 1914de başladı. Ermenilerin esas hayati gücünü teşkil eden erkekler, çeşitli sebeplerle hemen hemen tümüyle tutuklanmış, ardından da Osmanlı hükümeti ve İttihatçı güruh, misli görülmemiş soykırımı uygulamışlardır.”

Ordu içinde Ermeni askerler için yaratılan ağır şartlara rağmen, onlar görevlerini fedakarca yapmışlar, o kadar ki, Erzurum cephesinde Enver Paşa’yı esir düşmekten kurtarmışlardır. Bu olaydan sonra Enver, İstanbul PatriğiZaven Der Yeğiyayan’a, Ermeni askerleri öven bir teşekkür mektubu göndermiştir.

VE ORDUDAKİ ERMENİ ASKERLER YOK EDİLİYOR…

Diğer taraftan harbin başlangıcından itibaren, yurtta Ermeni asker kaçakları hakkında yalan bir propaganda başlamıştı. Tabii bu İttihatçıların, önceden kararlaştırdıkları Ermenileri yok etme planınınuygulaması için bir bahaneydi. 1915in Ocak ayında Enver Paşanın Kafkasya’da hezimete uğramasından sonra, Ermeni askerler normal birliklerden uzaklaştırıldı ve 12 Şubat 1915 tarihinde de Ermeni askerler silahsızlandırıldı ve “Amele Taburları” ve “Hamal Taburları” kuruldu, eşzamanlı olarak da Ermeni subayların tevkif ve tecrit edilmesini müteakip, Harbiye Nazırı Enver Paşa’nın, ordudaki Ermeni askerlerin yok edilmesi emri geldi.

10 yıl süreyle İstanbul’da Avusturya Macaristan Askeri Ataşeliği görevinde bulunan Mareşal Pomigdovski’ye göre, Birinci dünya harbi yıllarında Hıristiyanlardan oluşan ve büyük bir kısmı Ermeniler olmak üzere 120 silahsız Amele Taburu teşkil edilmiş ve daha sonra da bu askerler gruplar halinde kalleşçe katledilmiştir. İngiliz tarihçiArnold Toynbee’ye göre, Ermeni askerlerin bu insanlık dışı katliamı, İttihatçı askeri ve mülki idaresinin uyguladığı en acımasıza cinayettir.

“Ermenilerin Türkiye nüfusunun 1/10 ni teşkil ettiği ve Osmanlı ordusunun 3milyon askerden oluştuğu göz önünde bulundurulsa, askere alınan ve Osmanlı ordusunda görev yapan Ermeni gençlerin sayısı 300 binden fazla olmalı.(164) 4 yıl süren harpte ölen Ermeni askerlerin sayısı yaklaşık 250 bin kişiydi ve bunlar cephede savaşırken değil, cephe gerisinde Amele taburlarında öldürülmüşlerdir…”

http://www.sesonline.net/php/genel_sayfa_yazar.php?KartNo=58179&Yazar=Rag%C4%B1p+Zarakolu

One response to “Osmanlı’da Ermenilik ve askerlik…”

  1. Dergi Avatar

    Bu güzel paylaşımınız için teşekkürler.. Kaliteli paylaşımlarınızın devamını bekliyoruz. Kolay gelsin!

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *