Ermenistan’da soykırım müzesi
Müzenin müdürü Demoyan “Türklerle temasa geçtik ama geri dönüş alamadık. dedi
‘Bir insanı tanımak için onunla yolculuğa çıkmak gerekir’ derler. Bu anlayışı benimseyen Kültür Üniversitesi bünyesinde görev yapan sivil toplum kuruluşu GPoT, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde uzlaşmaya destek projesi kapsamında bir otobüs gezisi düzenledi. Gezi kapsamında Ermenistan ve Türkiye’den 16 gazetecinin bir araya geldiği tur İstanbul’da başladı ve Kayseri, Malatya, Ankara ile Kars’ta birçok STK ve resmi temsilciyle bir araya geldik, Ermenilerin duygusal olarak bağlandığı kilise ve yapıları ziyaret ettik. Ermeni ve Türk katılımcıları en çok etkileyen yer Ani oldu. Geçmişte Ermeni krallıklarına ev sahipliği yapan Ani’de turistleri bilgilendirmek için dikilen tabelalarda Ermeni kelimesi bile geçmemesi gezinin konusu oldu. Son dönemde donma noktasına gelen Ermenistan-Türkiye ilişkilerinde hiç kuşkusuz Turizm Bakanlığı’nın Ani Harabeleri’ne yerleştirdiği tabelalarda ‘ufak’ değişikliklere gidilmesinin ufak ama önemli bir adım olabileceği konuşuldu. Kars’tan Gürcistan’a Türkgözü kapısı üzerinden geçtik. Fakat sınırı geçtiğimizde dikkatimizi çeken ilk şey aslında hiçbir şeyin dikkat çekmemesi oldu. Kars’ın delik deşik ve bol virajlı yolları Gürcistan ve Ermenistan’da da bizi karşılıyordu. Yer şekilleri, bitki örtüsü ve yol kenarında köyleriyle Ermenistan’daki insanlar da Türkiye’dekiler gibiydi. Ta ki Ermenistan’ın başkenti Erivan’a girinceye kadar. Sovyet tarzı geniş cadde ve meydanların, devasa binaların olduğu kentte eski model Lada marka otomobiller olmasa kendinizi Avrupa’nın bir kentinde hissetmemeniz elde bile değil.
Ermenistan’ın en çok ziyaret edilen müzesi, 1915 olaylarıyla alakalı olanı. Erivan’a gidince Soykırım Anıtı ve Soykırım Müzesi’ni ziyaret edip kurumun müdürü Hayk Demoyan ile görüştüm. Müze kurulduğundan beri geçici sergiler haricinde binada hiçbir değişiklik olmadığını söyleyen Demoyan “Bu ay müze içinde çalışmalara başlıyoruz. 2015’e kadar tamamlayacağımız çalışmalar sonucunda müze iki kat büyüyecek. Daha teknolojik ve kapsamlı bir müze olacağız” dedi. Demoyan’a, 1915 olaylarında, Ermeniler’e yardım eli uzatan Türkler hakkında bir çalışmaları olup olmadığını sorduğumda ise aldığım yanıt akıllara İkinci Dünya Savaşı’nda yaklaşık 50 Yahudi’yi kurtaran diplomat Selahattin Ülkümen’i getirdi. Demoyan, “1915’te Anadolu’da Ermenileri kurtaran Türklerin, Kürtlerin de yer alacağı bir bölüm açacağız. Ermenileri kurtarmak için kendini tehlikeye atan Türk, Kürt ve Arapların isimleri ve fotoğrafları yer alacak. Bunu yapıyoruz çünkü hikayenin tamamı bu. Burayı açmak için her türlü bilgiye ihtiyacımız var. Bize herkes fotoğraf, isim ve belge gönderebilir, önerilerde bulunabilir. Bazı kurumlara ve uzmanlara başvurduk ama kimse bize geri dönmedi” dedi. Hrant Dink vakfıyla temas halinde olduklarını söyleyen Demoyan’ın tarihçi Taner Akçam’a da başvurduğu ama bir yanıt alamadığı öğrenildi.
Türk Schindler de Yahudileri kurtarmıştı
İkinci Dünya Savaşı sırasında, Almanya’nın hakimiyeti altında bulunan Rodos Adası’nın Türkiye konsolosu olan Selahattin Ülkümen, yaklaşık 50 Yahudi’nin belgelerini değiştirerek, Naziler’i engellemiş, bu kişilerin toplama kamplarına gitmelerinin önüne geçmişti. Bu hamlesi sayesinde Türk Schindler olarak da bilinen Ülkümen, Kudüs’teki Yad Vaşem müzesi tarafından “Kahraman” payesi alan tek Türk ve ilk Müslüman. Bir Yahudi tarafından aday gösterilmeden Yad Vaşem tarafından bu unvanı almak imkansız. Bu unvanı alıp İsrail’de yaşamak isteyenlere İsrail devleti aylık bağlıyor. Türk Schindleri Ülkümen 7 Haziran 2003’te hayatını kaybetti.
Müzenin sitesini en çok Türkler tıklıyor
1912’lerde Ermeni takımların İzmir’de başarılı olduğunu söyleyen Demoyan, “Yeni müzede futbol ve ırkçılık üzerine bir bölüm olacak. Soykırım Müzesi’nin internet sitesinin en çok Türkçe kısmının ziyaret ediliyor. Müzeye ise en çok İtalyanlar, Almanlar ve ABD’liler geliyor. Müzede Türkçe bilen rehberle bir tur yapmak da mümkün” dedi.
http://haber.gazetevatan.com/ermenistanda-soykirim-muzesi/456518/7/Yasam
Leave a Reply