Başbakan daha sonra “dilim sürçtü” dese de “tek din” açıklaması gayrımüslim azınlıklar arasında bir zihniyetin dışavurumu olarak değerlendirildi. Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Rober Koptaş, “Tek dinli bir Türkiye hayal etmediklerini ummak istiyorum” derken Rum Patrikhanesi Sözcüsü Dositheos Anagnostopoulos, “Cumhuriyet dönemi boyunca atılmış tüm olumlu adımları bu hükümet attı, en büyük eksiklik Ruhban okulu” dedi. Başbakan’ın son açıklamasını ve hükümetin azınlıklarla ilgili uygulamalarını Taraf ’a değerlendiren azınlık temsilcilerinin görüşleri şöyle:
» Rober Koptaş (Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni)
Başbakan’ın sözleri dil sürçmesidir. Buna inanırım ama dil sürçmeleri de çoğu zaman zihniyeti dışa vuran şeylerdir. Tek dinli bir Türkiye hayal etmediklerini ummak istiyorum. AK Parti’nin azınlıklarla ilgili politikalarını bir yönüyle olumlu buluyorum. Cumhuriyet döneminin tamamı gayrımüslimlere muamele açısından çok kötüydü. Şimdi bu değişiyor. Vakıflara destek olmaya çalışmaları, bunu ifade etmeleri, geçmişte yapılan bazı hataları düzeltmeye çalışmaları… Ancak bu olumlu adımlar Batı’ya “Bakın, gayrımüslimlere ne kadar iyi davranıyoruz” mesajını vermek için kullanılıyor. Bunu yaparken de ne kadar az hak verirsek, ne kadar yüzeysel sorunları çözersek o kadar şey elde ederiz gibi bir hesap yapılıyor. Daha cesur olmalı, daha köklü adımlar atmalılar.
Vakıflar konusunda iade edilecek mülk sayısının 100’ü geçeceğini sanmıyorum, halbuki sorunlu olan mülk sayısı binlerle ifade ediliyor. Bunların hepsini iade edecek bir düzenleme yapmadılar. Ben burada bir samimiyetsizlik olduğunu düşünüyorum.
Ahtamar’daki kiliseyi onardılar ve yılda bir gün ibadet izni verdiler. Ama burası Ermeni kilisesi olmasına rağmen müze olarak açıldı. Mülkiyet sorunu çözülebilirdi. Kültür Bakanlığı’na değil de Ermeni Patrikhanesi’ne ait olması sağlanabilirdi.
» Dositheos Anagnostopulos (Rum Patrikhanesi Basın sözcüsü)
Türkiye Cumhuriyeti’nde azınlıklar lehine alınmış tüm kararlar bu hükümet zamanında alınmıştır. Ama tabii ki eksiklikler de görüyorum ama bunlar da konuşuluyor. Eksikliklerden en önemlisi Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması. Hâlâ bu konuda kati bir karar verilmemiştir. Bir an evvel adım atılması gerekiyor. » Mihail Vasiliadis, (Apoyevmatini Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni) Başbakan’ın sözlerini duyduğumda tüylerim ürperdi. Dil sürçmesi dendi ama bir Türk atasözü vardır; fikir neyse zikir odur. Bu açıklama, bugüne kadar azınlıklarla ilgili atılan olumlu adımlar konusunda soru işaretleri yarattı. Şimdiye kadar söylemde çok büyük ve çok hızlı bir ileriye gidiş oldu. Bu söylemin ufak tefek neticeleri de oldu; örneğin elimizden alınan malların bir kısmı iade edildi. Ama, söylemin fiiliyata geçmesi damlaya damlaya oldu. Öyle bir intiba yaratılıyor ki, vatandaşa hakkı diye değil, dünyaya olumlu bir imaj vermek için atılıyor bu adımlar. Ama Rum toplumunun en önemli sorunu demografik. Sadece iki bin kişi kalan Rum toplumu için kan nakli gerekiyor. Ölüyoruz. Bunu sadece görmek istemeyenler göremez. Sınırdışı edilmiş olan 13 bin Rum’un yerine, isteyen 13 bin Rum’a çalışma, oturma izni ve çifte vatandaşlık verilmeli.
» Salih Berktaş (Süryani Cemaati Diyarbakır ve Mardin Metropoliti Genel Sekreteri)
Başbakan, “tek din” sözünün dil sürçmesi olduğunu açıkladı. Ben de bunun böyle olduğunu düşünüyorum. Hükümetin eylemleri ve önceki konuşmalar da bunu kanıtlıyor. Bu hükümet döneminde bazı alanlarda iyileştirmeler oldu, zihniyette, devletin algılamasında, azınlıklara bakışta iyileşmeler oldu. Vizyon değişti. Ama zihniyet değişikliğinde hâlâ eksik kalan noktalar var.
http://www.taraf.com.tr/haber/cemaatler-cesaret-istiyor.htm
Leave a Reply