TBMM, yasama döneminin başlamasıyla yeni anayasa çalışmalarına hız verdi. Toplumun hemen tüm kesimlerinden gelen yeni anayasa talebi, süreç sonuca ulaşırsa 2012 yılının ilk yarısında hayata geçmiş olacak. Medipol Üniversitesi öğretim üyesi ve Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Başkanı Levent Korkut ile yeni anayasa yapım sürecini, vatandaşlık tanımının nasıl olması gerektiği üzerine konuştuk.
“Etnisiteye atıfta Türkiye tek”
Avrupa’nın hiçbir ülkesinde “Devlete vatandaşlık bağıyla bağlı olan X milletindendir” gibi doğrudan etnisiteye atıf olmadığını vurgulayan Korkut, Türkiye’nin bu tanımla dünyada tek olduğuna dikkat çekti. Avrupa anayasalarında daha çok ‘vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes vatandaştır’ gibi soyut bir ifade kullanıldığını, dünyada en çok Arap ülkelerinin anayasalarında etnisiteye vurgu yaptığını söyleyen Korkut, yeni anayasada vatandaşlık tanımınında bir yumuşama olmasını beklediğini, etnisite temelli olmayan bir tanıma AK Parti, CHP ve BDP’nin “Evet” diyeceğini tahmin ettiğini, MHP’nin ise ne kadar karşı çıkacağının net olmadığını söylüyor.
Yeni anayasa için uzlaşma komisyonu kurulması önünde bir sorun gözükmediği, fakat komisyonun çalışma yönteminin nasıl olacağının soru işareti olduğu belirten Korkut, “Öncelikle bu komisyonun kurallar bütünü oluşturması gerek” diyor. Korkut, anayasa yapım sürecinde partilerin tavırlarının, önümüzdeki seçimde oy oranını etkileyeceğini, uyumlu bir tutum takınan CHP’nin gelecek seçimlerde güçleneceğini, aksi olursa CHP ve MHP’nin zayıflayacağını belirtiyor. Sivil-asker ilişkilerinin düzenlenmesinde, CHP seçim döneminde yaptığı açıklamaların arkasında durursa sorun yaşanmayacağını tahmin eden Korkut, Genelkurmay’ın Savunma Bakanlığı’na bağlanacağını da ifade ediyor.
Bu meclisin yeni anayasayı yapabileceğini belirten Korkut, İspanya’da yeni anayayı meclisin yaptığını hatırlatarak, “Partiler yeni anayasa vaadinde bulundular. Bu ne demek? Biz yeni anayasa yapımı için mecliste çalışacağız demek. Partilerin niyetlerinden hareketle bu meclisin resmen ilan edilmemiş bir kurucu meclis olduğunu söyleyebiliriz” diyor. Mevcut meclisin yeni anayasa yapacak güçte olduğunu, temsil gücünün çok yüksek olduğunu vurgulayan Korkut, “Şu an ki parlamentonun yüzde 95’e varan bir temsil oranı var. BDP veya MHP meclis dışı kalsaydı bu sorgulanırdı. O zaman ben de bu meclisin anayasa yapmasına karşı olabilirdim. Yeni anayasayı metninde tüm meclis uzlaşsa bile referanduma götürülmesi şart. Böylece halkla temellendirilmiş olur” diyor.
‘BDP yapıcı olacaktır’
Kürt sorununa ilişkin üç temel konu olduğunu, vatandaşlık tanımının değişmesiyle bu sorunlardan birinin çözüleceğini, anadil konusunda ise bir direnç olduğunu vurgulayan Korkut, anadilin temel bir hak olduğunu ve demokratik ülkelerde artık tanındığını, bu konunun Kürtler açısından öncelikli olduğu vurguladı. BDP’nin yeni anayasa sürecinde yapıcı olacağını tahmin ettiğini ifade eden Korkut, Kürtlerin kendileri için önemli olan noktalarda ısrarcı olacağını belirterek, üçüncü önemli sorunun yerel yönetimler olduğunu ifade etti. Korkut’a göre, bu noktada ciddi tartışmalar yaşanacağından emin: “Yerel yönetimleri AK Parti de bir ölçüde savunuyor. Ama bunun formunun nasıl olacağı belli değil. Bölgesel bir yönetim mi olacak, yerel yönetimler mi güçlendirilecek bunları bilmiyoruz henüz. Kürtler ancak yerel yönetimleri güçlendirecek bir sistemle tatmin olurlar.”
‘Lozan’a atıf son bulmalı’
Türkiye’deki gayrimüslimlerin haklarının Lozan Antlaşması’yla düzenlenmesinin artık bir utanç vesilesi olduğunu, ister Müslüman ister gayrimüslim olsun bütün vatandaşların hak ve özgürlüklerinin anayasada garanti altına alınması gerektiğini söyleyen Korkut, temel haklar için uluslarası bir antlaşmanın kullanılmasını doğru bulmadığını, bunun yerinin anayasa olduğuna dikkat çekti. Korkut, gayrimüslimlerin, Lozan’daki bütün haklarının bu yeni yapılacak anayasa içinde yer almasının çoğulculuğun bir gereği olduğuna dikkat çekti. Korkut, din ve dil eğitiminde bütün gayrimüslimlerin haklarının anayasa ile garanti altına alınarak, Lozan’a atıf yapma dönemi de geride kalması gerektiğini de söyledi.
Agos
Sayı:808
07 Ekim 2011
Leave a Reply