Devlet yaparsa müze olur

Diyarbakır’daki Ermeni Kilisesi, 22 ekimde açılıyor. Kültür Bakanlığı, “Biz restore edersek müze olur” deyince, cemaat kiliseyi kendi imkânlarıyla restore ettirdi.

 Kentte cemaat kalmadığı için 1980’den beri kapalı olan, Diyarbakır’daki Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nde iki yıldan bu yana devam eden restorasyon çalışması tamamlandı. Ortadoğu’daki en büyük Ermeni kilisesi olan Surp Giragos, 22 ekimde, Türkiye ve dünyadan geniş bir katılımla kilise olarak açılacak.

3 bin metrekarelik geniş bir kompleksin içinde yer alan Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin yüzölçümü 1300 metrekare. Ahtamar Adası’ndaki Surp Haç Kilisesi’nden farklı olarak devlet değil, mülkiyetini elinde bulunduran Diyarbakır Surp Sarkis Giragos Küçük Ermeni Kilisesi Vakfı tarafından restore ettirilen kilise, restorasyondan önce harabe durumundaydı.

“Müze olmasını istemedik”

Diyarbakır Surp Sarkis Giragos Küçük Ermeni Kilisesi Vakfı’nın başkanı Vartkes Ergün Ayık ile Surp Giragos Ermeni Kilisesi ve restorasyon süreci hakkında konuştuk. Kilisenin toprak olan tavanının dış etkiler yüzünden tamamen çöktüğünü söyleyen Vartkes Ergün Ayık, “Eğer iki yıl önce restorasyona başlamasaydık kiliseyi tamamen kaybedecektik” diyor.

Kilisenin restorasyon bedelinin yaklaşık 3 milyon 400 bin lira olduğunu belirten Vartkes Ergün Ayık, Kültür Bakanlığı ve Diyarbakır Valiliği’ne destek için müracaat ettiklerini ama olumlu bir sonuç alamadıklarını sözlerine ekliyor. Kültür Bakanlığı ve Vakıflar Genel Müdürlüğü, vakfın yardım talebine, “Kiliseyi restore edebiliriz ama müze olarak açılması kaydıyla” şeklinde bir yanıt verince, bunu kabul etmeyen vakıf, restorasyon bedelini toplayabilmek için kolları sıvamış. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’yle Sur Belediyesi, gerekli tutarın üçte birini vakfa vererek, restorasyona destek olmuş. Geri kalan para ise Türkiye ve yurtdışındaki Ermeni cemaatlerinden toplanan yardımlarla biraraya getirilmiş. Vartkes Ergün Ayık, kilisenin müzeye çevrilmesini neden kabul etmediklerini ise şu sözlerle anlatıyor: “Surp Giragos, geçmişte Anadolu’da bulunan 2 bin civarındaki Ermeni kilisesi içinde, kilise olarak ayakta kalan birkaç yapıdan biri. Mülkiyeti de Diyarbakır Surp Sarkis Giragos Küçük Ermeni Kilisesi Vakfı’na ait.” Bu yüzden, Ermeni cemaati kilisede istediği zaman, herhangi bir kurumdan izin almaya gerek olmadan ibadet edebilecek.

Geçmişte, aynı Ahtamar Adası’ndaki Surp Haç Kilisesi gibi piskoposluk merkezi olan Surp Giragos Kilisesi’nde ana kilisenin dışında papaz evi, toplantı salonu, şapel, yemekhane ve okul bulunuyor. 22 ekimde, sadece ana kilise binası hizmete açılacak. Kompleks içinde yer alan diğer binaların restorasyonu ise devam edecek. Binanın aslına uygun restore edilmesi için Vakıflar Genel Müdürlüğü ile Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nden de fikir aldıklarını söyleyen Vartkes Ergün Ayık’tan, restorasyon projesini mimar Mehmet Alper’in hazırladığını, uygulamayı ise Diyarbakır Surp Sarkis Giragos Küçük Ermeni Kilisesi Vakfı’nın yaptığını öğreniyoruz.

1915’te yıkılan kule yapılacak

Kilisenin açılmasından sonra yurtdışından Ermenilerin sık sık Diyarbakır’ı ziyaret edeceğini söyleyen Vartkes Ergün Ayık, kilisenin, kentin sosyal ve ekonomik anlamda gelişmesine de katkı yapacağı düşüncesinde. Konuyla ilgili diğer bir ayrıntı, kilisenin, 1915 yılında, zamanın yöneticileri tarafından, civardaki camilerin minarelerinden daha yüksek olduğu gerekçesiyle yıktırılan kulesinin de kısa zaman içinde vakıf tarafından yeniden yaptırılacak olması.

Vartkes Ergün Ayık, kentte cemaat olmadığı için kilisede sık sık ayin düzenlenemeyeceğini ama kilisenin yaşayan bir mekân olmasını istediğini söylüyor. Ayık, kilisede sergiler ve klasik müzik konserleri de düzenlenebileceği fikrinde.

ÖZLEM ERTAN

15.09.2011

http://www.taraf.com.tr/haber/devlet-yaparsa-muze-olur.htm

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *