Farklı görüşlere ve eğilimlere sahip Ermeniler ilk kez bir araya geldi ve sadece geçmişi değil halen yaşamakta oldukları sorunları tartıştı. Üstelik sadece tartışmakla kalmadılar, sorunların çözüm yollarını açık bir dille ifade ettiler. ‘Türkiyeli Ermenileri Duymak’ yayımlandığında şüphesiz Ermeni toplumunda büyük yankı bulacak. Ama bunun kadar önemli olan, bu yankının Ermenilerle sınırlı kalmaması.
‘Ayrımcılık sadece devlette değil toplumda da var’ diyen ses bu kadarla kalmıyor, bununla baş edebilmenin yollarını da gösteriyor: Tüm etnik ve dini kimliklere eşit mesafede durabilen bir anayasa ve buna uygun vatandaşlık tanımı; Demokratikleşmenin bir unsuru olarak geçmişle yüzleşmek; Türkiye Ermeni toplumunun da elini taşın altına koyması ve demokrasi mücadelesinde aktif rol alması.
‘Türkiyeli Ermenileri Duymak’ı kaleme alanlardan Ohannes Kılıçdağı’nın dediği gibi; “Ermeniler artık daha fazla görünüyor, hak talep ediyor ve bu da cemaat olmaktan vatandaş olmaya doğru bir gidiş olduğunu gösteriyor.” Bu gidiş, Türkiye’nin demokratikleşme sürecine çok ciddi bir katkı niteliği taşıyabilir. Yeter ki bu sese kulak vermesi gerekenler kayıtsız kalmasın, sözü dinlemekten korkmasınlar.
“Agos”, Sayı:795
Leave a Reply