Ayrarat, Büyük Hayk’ın merkezi vilayetidir. Tarihte mütemadiyen Ermenistan’ın siyasi, ekonomik ve kültürel merkezi olmuştur.
Araks Nehri’nin orta ve Aradzani Nehri’nin üst bölümü arasında bulunur. Kuzeyden Gugark, batıdan Bardzr (Yüksek) Hayk ve Tayk, doğudan Sünik ve güneyden Turuberan ve Vaspurakan bölgeleriyle sınırlandırılmıştır. Ayrarat bölgesinde altın, bakır, demir madenleri, zengin tuz ve taş ocakları ile maden suyu kaynakları bulunmaktaydı. Ayrarat bölgesinde, eski zamanlarda açılmış sulama kanalları vardı. Uluslar arası ticaret yolları Ayrarat bölgesinden geçmekteydi.
Ermenistan’ın hemen tüm başkentleri bu bölgede kurulmuştur: Armavir, Yervandaşat, Artaşat, Vağarşapat, Dvin, Ani ve günümüzde Yerevan.
Feodal ilişkilerin şekillenmesi sebebiyle Ayrarat bölgesi kraliyet mülkü olarak sürekli küçülmekteydi. 284–387 yıllarında, taşra yöneticileri fiili olarak sahip oldukları mülklerinin miras yoluyla sahipleri durumuna geldiklerinden dolayı, Ermeni Arşakuni hanedanı, Ayrarat sınırları içinde bulunan büyük yönetici ailelerini Kamsarakanlar’ı, Gntuniler’i, Mamikonyanlar’ı, Bagratuniler’i, Amatuniler’i ve ilçelerin isimleriyle anılan yeni sülaleleri resmen tanıdılar.
Ermeni Arşakuni Hanedanı’nın siyasi sahneden çekilmesinden sonra Ayrarat bölgesi de özgün bir vilayet olarak son buldu. Ermenistan’ın ikinci bölünmesinin ardından, Ayrarat’ın büyük bölümü Bizans’a geçti ve Turuberan’la birlikte bir idari bölge durumuna geldi.
VII. yüzyıl ortalarında Ayrarat Araplar tarafından işgal edilmiştir. 886 yılında Ayrarat, Ermeni Bagratuni krallarının alanına dâhil oldu. Selçuklular döneminde Ayrarat bölgesi de yıkımlara maruz kaldı, fakat XIII. yüzyıl başında Zakaryanlar tarafından kurtarılarak tekrar gelişti.
Moğolların hâkimiyeti döneminde, Lenk-Timur’un akınları sonucu Ayrarat bölgesi yeni yıkımlara sahne olmuştur. XV. yüzyılda, Ayrarat bölgesi Karakoyunlular, daha sonra ise Akkoyunlular tarafından işgal edildi, 1502 yılında ise Safevi İran, Ayrarat’ı ele geçirmiştir. XVII. yüzyılları arasında vuku bulan Türk-Pers savaşları neticesinde Ayrarat bölgesindeki nüfus büyük çapta eksilmiştir. 1639 barış antlaşması sonucunda Ayrarat bölgesinin büyük kısmı İran’a geçmiştir.

