Urartular Dönemi’nin önemli bölgelerinden biri olan Muş, tarihi yerleri ile yerli ve yabancı turistlerin dikkatini çekiyor. Muş gezilerinde görülmesi gereken tarihi alanları sizler için derledik.
Doğu Anadolu Bölgesi’nde (Batı Ermenistan-‘Akunq’ web sitesi) yer alan Muş’un milattan önce on üçüncü yüzyılda Urartulara bağlı ‘Nairi’ ülkesinin (Urartu ve Nairi, Ermenistan’ın farklı dönemlerindeki isimleri olduğunu bu haberin yazarına hatırlatalım-‘Akunq’ web sitesi) sınırları içerisinde yer aldığı bilinmektedir. Son derece zengin bir tarihe sahip olan Muş’ta mutlaka görülmesi gereken tarihi mekanları ve eserleri sizler için bu yazımızda kaleme aldık.

MUŞ KALESİ
Muş’un simge yapılarından biri olan Muş Kalesi, birçok medeniyet ve uygarlığın hakimiyetine girmiştir. Hz. Ömer Dönemi’nde Müslümanların hakimiyetine giren kalenin kim tarafından ve ne zaman yaptırıldığı ise kesin olarak bilinmemektedir. Günümüzde kalenin çevre düzenlemesi belediye tarafından gerçekleştirilmiş ve halkın piknik yapabileceği bir alan olarak hizmete açılmıştır.
MALAZGİRT KALESİ
İslamiyet Dönemi ve Bizans Dönemi’nde birçok savaşa tanıklık eden Malazgirt Kalesi, tarihimiz için son derece önemli olan yapılar arasında yer alır. Diyarbakır surlarına olan benzerliği ile dikkat çeken kalenin uzunluğu ise bin yedi yüz elli metredir. Eski Malazgirt’i sarmalayan kalenin ana burcu ve diğer burçları tarihçiler tarafında da dikkat çekmektedir. Kalenin inşasın sırasında Horasan harcının ve siyah volkanik taşların kullanıldığı görülmektedir. Kalenin diğer bir adı ise Berber Kalesi olarak bilinir.
HASPET KALESİ
Haspet Kalesi’nin kim tarafından ve hangi tarihte yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir. Günümüzde ise kaleye ait iki adet gözetleme kulesi ve bazı sur duvarları görülebilmektedir. Kale, Kızıl Dağ’ın yamaçlarında yer alır. Surların büyük bir bölümü ise define arayıcıları tarafından tahrip edilmiştir.
ARAK MANASTIRI
Roma tarzı ile yapılan Arak Manastırı, Muş’ta mutlaka görülmesi gereken tarihi mekanlar arasında yer alır. Manastırın tarihi hakkında net bilgiler yoktur. Farsça ‘şarap’ anlamına gelen Arak Köyü’nde bulunan manastırın adı da bulunduğu köyden gelmektedir.
SURP GARABET MANASTIRI
Geçmişte Batı Ermenistan’ın en büyük ve en önemli manastırlarından biri olarak kabul edilen Surp Garabet Manastırı’nın dördüncü yüzyılda inşa edildiği tahmin edilmektedir. 1915 yılındaki Ermeni istilası sırasında manastır büyük ölçüde zarar görmüştür. Günümüzde ise manastırdan geriye sadece kilise duvarı ve taşlar kalmıştır.
MUŞ ULU CAMİİ
Şeyh Muhammed-i Mağribi tarafından yaptırılan Muş Ulu Camii, kent merkezinde yer alır. Yapım tarihi hakkında kesin bilgilerin bulunmadığı camii, on dördüncü yüzyıl mimarisi örneklerini taşımaktadır. Caminin bulunduğu yerde daha önce başka bir yapı olduğu ve bu yanın temeli üzerine inşa edildiği bilinmektedir. Yapının bir dönem kilise ve bir dönem de hapishane olarak kullanıldığına dair rivayetler de bulunmaktadır.
HACI ŞEREF CAMİİ
Muş’un önemli tarihi yapılarından biri olan Hacı Şeref Camii’nin ana mekanına doğu ve kuzeyden iki ayrı giriş noktası bulunur. Caminin minaresinde ise iki farklı renkte taş ve geometrik motifler yer alır. Sonradan eklenen üç gözlü cemaat yerine de sahip olan bu cami, birinci derece arkeolojik sit alanı olarak koruma altına alınmıştır.

ESENLİK CAMİİ
Bulanık ilçesinde yer alan Esenlik Köyü sınırlarındaki bu cami, Muş’taki Selçuklu Dönemi eserleri arasında yer alır. Görünüş itibari ile Selçuklu mimari unsurlarına sahip olan camide tek kubbe, dört pencere ve iki kapı yer alır. Caminin kitabesine göre 1325 yılında Artuklular zamanında yapılmış ve 1985 yılında da restore edilmiştir.
MÜŞTAK BABA TÜRBESİ
Mutasavvıf şairlerinden biri olarak bilinen Muştak Baba’nın asıl ismi Mustafa’dır. Bitlis doğumlu olan bu zat, gezdiği illerden edindiği bilgileri ‘Asar’ adlı el yazmasında toplamış ve dönemin ünlü şairlerinden biri haline gelmiştir.
https://www.milligazete.com.tr/haber/21389690/yazin-daha-hafifini-bulamazsiniz-kasik-kasik-yedirten-lezzet-15-dakikada-hazir
Leave a Reply