oezserikali@bluewin.ch
AİHM, ‘Perinçek- İsviçre’ davasında, oy çokluğuyla, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ‘İfade Özgürlüğü’ başlıklı 10. maddesinin İsviçre mahkemeleri tarafından ihlal edildiğine hükmetti. Bu karara göre, ‘1915’te meydana gelen trajik olaylar’ın soykırım olduğunu inkar etmek, Holokost’un soykırım olduğunu inkar etmek kadar büyük sonuçlar doğurmayacaktır.
Dünyada Türkiye dışında Ermeni Soykırımı’nı tartışan yok. Bütün dünya Ermenilere soykırım yapıldığını kabul ediyor. Şu ana kadar Ermenistan, Uruguay, Güney Kıbrıs, Rusya, Kanada, Lübnan, Belçika, Fransa, Yunanistan, Vatikan, İtalya, İsviçre, Arjantin, Slovakya, Hollanda, Venezuela, Polonya, Litvanya, Şili, İsveç, Bolivya, Çek Cumhuriyeti, Avusturya, Suriye soykırımı kabul etti. Perinçek’in ‘kahramanvari’ edasının AİHM’in adeta Ermeni Soykırımı’nın inkar ettiği, yapılmamış gibi saydığı gibi bir havaya büründürülmesi bir yana, konunun bundan sonra Türkiye tarafından sulandırılmasına pirim verdiği söylenebilir. AİHM kararı Ermeni ve Süryanilerin kanayan yaralarını yeniden deşti, yaşadıklarını meşrulaştırdı, katillerine pirim verdi.
AİHM bu kararla sürekli tartışma konusu olacaktır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Avrupa Konseyi’nin, Avrupa Parlamentosu’nun kabul ettiği soykırım kararlarını da tartışır hale getirdi. Kararda “1915’te meydana gelen trajik olaylar”ın soykırım olduğunu inkar etmek, Holokost’un soykırım olduğunu inkar etmek kadar büyük sonuçlar doğurmayacaktır” denilerek, Ermeni Soykırımı, Yanudi Soykırımı’ndan ayrı tutuluyor.
Uluslararası çevrelerin karara tepkisi birçok şeyi özetliyor. Bunlardan Dr. Daniel Feierstein (Soykırım Çalışmaları Merkezi Direktörü ve Uluslararası Soykırım Araştırmacıları Derneği Başkanı) kararı kaygı verici bulduğunu belirterek, şu çarpıcı açıklamayı yaptı. “İşin daha da çarpıcı olan yönü, Mahkeme’nin Holokost ile Ermeni Soykırımı arasındaki farkı ortaya koymaya çalışırken ‘çifte standart’ uygulamasıdır. Bu, Ermeni toplumunun çektiği acıları sıradanlaştırmaktır. Mahkeme’nin yürüttüğü mantığın, sadece inkarcılığa hizmet ettiğine güçlü bir şekilde inanıyorum. Bunun, gerçeği, adaleti ve etik olanı aramak için sarf ettiğimiz çabalar üzerinde yıkıcı bir etkisi olacak. Mahkeme’yi, aldığı kararı ve inkarcılığı meşrulaştıran pozisyonunu gözden geçirmeye davet ediyorum.” (Agos gazetesi)
Başka bir isim Peter Balakian (Colgate Üniversitesi, Donald M. ve Constance H. Rebar Sosyal Bilimler Profesörü) “Tanınmış soykırım araştırmacısı Deborah Lipstadt’ın yazdığı gibi, “Soykırımı inkarı etmek, Türklerin Ermeni Soykırımı’nı ya da Nazilerin Yahudi Soykırımı’nı inkar etmesi, tarihi yeniden yorumlamak değildir (…) İnkarcıların amacı üçüncü şahısları hikayenin başka bir yönü daha olduğuna ikna etmektir (…) ki başka bir yön yoktur.” Biz Mahkeme kararının ve kararın gerekçelerinin inkarcılığı desteklediğine ve bunun da gerçekler, uzlaşı ve ahlak üzerinde yıkıcı etkileri olduğuna inanıyoruz” diyor. (Agos Gazetesi)
Özetle AİHM, İsviçre’yi değil Avrupa’yı mahkum etti, kendini mahkum etti. İsviçre insanlığa karşı suçları, soykırım suçlarını inkar ve övmeyi suç saymaya devam edecektir ve insanlık değirlerinden çok şey kazınacaktır.
AİHM bu kararı değiştirmedikçe, inkarcıların safında sayılacaktır.
http://www.yeniozgurpolitika.eu/index.php?rupel=nivis&id=9104
Leave a Reply