Ermenistan’dan İstanbul’a sanat: ‘Havada kelebek etkisi var’

Ermenistan’dan İstanbul’a sanatBERİL ESKİ

İstanbul, son yıllarda gelişen ekonomisi ve dinamik genç kültürüyle, farklı ülkeler için bir buluşma noktasına dönüştü.

Doğu’dan ve Batı’dan gelenlerin en çok yan yana durabildiği, en rahat iletişim kurabildiği bir şehir olan İstanbul, farklı kültürlerin etkileşime girebildiği nadir yerlerin başında geliyor. Kültürel etkileşimin en coşkulu hissedildiği etkinliklerin başında ise Contemporary Istanbul (İstanbul Çağdaş Sanat Fuarı) geliyor. Son dört yıldır fuara katılan ‘Art From Armenia’ (Ermenistan’dan Sanat) ise, Contemporary Istanbul’un en dikkat çeken sergilerinden biri. Türkiye ve Ermenistan’ın arasında diplomatik ilişkiler olmasa da, hızla büyüyen kültürel ilişkiler, her zamankinden daha sıcak bir şekilde devam ediyor. ‘Art From Armenia’ sergisi tam da bu amaçla Ermenistanlı sanatçıları ağırlıyor ve Türkiyeli sanatseverlerle buluşturuyor.

‘İstanbul’da sanat her yerde’

2011’deki serginin küratörlüğünü yürüten Aram Sargsyan, bu yılki sergiye de katkıda bulunuyor. Sargsyan’a göre İstanbul’da sanat sadece müzelerde değil, her yerde: “İstanbul’da insanlar sanata önem veriyor. Gittiğimiz restoranların duvarlarında pek çok resme rastladım ve bu resimler değerli eserlerdi. Sanat her yerdeydi.” Özellikle Ermenistan’daki genç ressamları destekleyen Sargsyan, onların geleneksel Ermeni resim sanatını geliştirmelerinin önemini vurguluyor. Sadece Ermenistan Sanat Birliği’ne kayıtlı ressam sayısının bile 1200 olduğunu söyleyen Sargsyan, gelecek yıllarda Ermenistan’dan farklı sanatçılarla bu sergiye katılabilmeyi umuyor.

Bu sene ‘Art From Armenia’ sergisini onurlandıran isim ise ünlü ressam Daron Mouradian. Mouradian’ın resimleri, Doğu ve Batı’nın mitolojilerini bir araya getirerek zengin bir düşsel şölen sunuyor. Masalımsı anlatımıyla Mouradian, resimleriyle bize hiç duymadığımız bir hikâyeyi anlatıyor. Anlattığı hikayeyi sorduğumuz Mouradian, bizi şöyle yanıtlıyor: “Ben sadece resim yapıyorum. Resimlerime bakanlar, orada gördükleri hikâyeyi okuyorlar. Yani benim hikâyem sadece resim yapma kısmıyla sınırlı. Gerisi, ona bakanların hayal gücüne kalmış.”

Bu ziyaretin, Mouradian’ın İstanbul’a ikinci ziyareti olduğunu öğreniyoruz ve kendisinin İstanbul’daki sanatın gelişimine dair bir yorumda bulunmasını istiyoruz. Fakat 2004’te İstanbul’daki sanatsal faaliyetleri takip edemediğini belirten Mouradian, bir dahaki gelişinde bu sorumuzu yanıtlayabileceğini söylüyor. Bu cevap bile, Türkiye ve Ermenistan arasındaki kültürel ilişkilerin tazeliğini ve gelecekten beklentilerini gösteriyor aslında.

‘Bürokrasi, kültürel diyaloğa engel oluyor’

Koleksiyoner Onno Ayvaz, serginin koordinasyonunu sağlayan kilit isimlerden. Ayvaz, sergi fikrinin nasıl doğduğunu ve kendisinin nasıl dahil olduğunu şöyle anlatıyor: “Antikacı bir arkadaşım, Contemporary Istanbul’a Ermenistan’dan sanatçıları davet ederek uluslararası fuara katkıda bulunmak istemiş. Fakat Ermenistanlı sanatçılar bu davete icap etmemişler. Kendisi son anda beni aradı, yardımımı istedi. Böylece, 4 yıl önce, koleksiyonumdaki Ermenistanlı sanatçılara ait eserlerle sergiye destek verdim.” Ayvaz, serginin gördüğü büyük ilgi karşısında çok şaşırmış ve gelecek yıllarda da koleksiyonuyla sergiye destek vermeye devam etmiş. Ayvaz, bu vesileyle Türkiye-Ermenistan ilişkilerini güçlendirdiklerini belirtiyor: “Sanat, iletişim kurmak için çok anlamlı bir yol. Türkler ve Ermeniler, yüzyıllardır birlikte yaşayan bu halk, son 100 yıldır ayrı düştüler. Ben böyle görüyorum. Ve burada, bir araya geldikçe, ortak kültürün altyapısını hissedebiliyorsunuz. Sanki birbirimizden hiç ayrılmamış gibiyiz.” Ancak Ayvaz, Ermenistan’la diplomatik ilişkilerimiz olmadığından, sergi konusunda bürokratik engellerle karşılaşmış. Ermenistan’dan resim ithal etmek yasak olduğundan, koleksiyon sadece Ayvaz’ın şahsi koleksiyonundaki eserlerden oluşuyor. Ermenistan’dan bir eseri sergilemeye getirmek için Türkiye hükümetinden özel bir izin alınması gerektiğini ifade eden Ayvaz, bu izni almak için çok uğraşmış fakat başaramamış. Ayvaz, “Bürokratik süreçler çok yıpratıcı olabiliyor. Aslında bu özel izin alınabilir gibi görünüyor fakat yetkililer size yardımcı olmak konusunda çok çekingen davranıyorlar. Belki çok zorlasak alabilirdik izni, bilmiyorum. Ama çok yorucu bir süreçti. Biz de önümüzdeki yıllarda denemeye karar verdik.” diyor.

Onno Ayvaz’ın da onayladığı gibi, havada bir kelebek etkisi var. Ve İstanbul, bugün Ermenistan ve Türkiye için bir kültürel köprü vazifesi görerek, daha iyi bir gelecek için umut veriyor.

 http://www.zaman.com.tr/yorum_ermenistandan-istanbula-sanat-havada-kelebek-etkisi-var_2164532.html

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Hoş Geldiniz

Batı Ermenistan ve Batı Ermenileri’yle ilgili bilgi alış verişi gerçekleştirme merkezinin internet sitesi.
Bu adresten bize ulaşabilirsiniz:

Son gönderiler

Sosyal Medya

Takvim

December 2025
M T W T F S S
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
293031